PERİŞAN EDENLER PERİŞAN OLSUNLAR

Üç yaşındaki bir çocuğun;

‘’ Cennette yemek var mı? ANNE,

Varsa ölelim karnımız doyar’’

Dediği bir dünyada yaşıyoruz ne yazık ki.

Değerli okurlarım,

Dünya tarihi bilinenden bu tarafa nedense  yeryüzündeki insanlar hep kavgalarla,  mücadelelerle, daha iyiyi, daha güzeli, daha konforu aramakla  uğraşa gelmişlerdir.Kabile kavgaları, oba mücadeleleri, Beylik  savaşları  günümüzde de devletler arası savaşlar insanlığı yormakta,  perişan ve   acımasız bırakmaktadır. Tarihimizi bir hatırlarsak üç kıtaya  genişlemiş bir imparatorluk , elbette kolay  oluşmamış,ordular şahlanmış, şehitler verilmiş, insanlar mağdur edilmiş, kimi yerlerde  insanlar  özgürlüklerine kavuşmuş, kıtalardan kıtalara, ülkelerden ülkelere göçler yaşanmıştır..Zaman gelmiş İmparatorluk yöneticileri arasında kavgalar çıkmış, kardeş kardeşi katletmiş,  topraklar kaybolmuş, yeni devletler kurulmuş,  ama  bir gerçek, bir hakikat  her devirde,her yerde  her zamanda asla değişmemiştir. O gerçek ise;

Çocuklar öksüz kalmış, kimi ihtiyarlar ölmüş, kadınlar dul kalmış,toplumlar aç sefil, perişan olmuş. Ülkemiz Anadolu pay pay edilmiş,    Emperyalistler   ordumuzu dağıtmış, limanlarımızı yollarımızı almış, şehirlerimizi işgal etmişler. Bu MİLLET   Mustafa Kemal ATATÜRK ve arkadaşlarının etrafında toplanarak Çanakkale, Anafartalar, Dumlupınar, Sakarya  İnönü savaşları  gibi birçok cephede, güneyde, kuzeyde, doğuda batıda  kazanarak kurtuluş mücadelesini  el ele vererek  devletimizi kurmuş.. Ne yazık ki yine bedelini şehitlerle, ölen  çocuklarla, aç susuz fakir halkla ödemişiz.

Değerli okurlarım ,

5-10 gün önce bir sürü koyunun yanında üç çoban gördüm. İçlerinden birisi yıllardır tanıdığım bir  Türkmen ailenin bireyi. İkisi 10-12 yaşlarında iki çocuk.. Tanıdıktan sordum. Bu çocuklar kim diye… Suriyeli olduklarını öğrendim.. İşte o gün yukarıdaki tabloyu hatırladım.. Bir zamanlar bizim kardeşlerimiz, yakınlarımız,  ülkemizin çocukları da işgal kuvvetlerinden bu şekilde mağdur edildiler, perişan oldular.Ama  Gençlerimiz, yiğitlerimiz eli silah tutan herkes kadın, kız ,ihtiyar özürlü demeden ,eline silah alan, baltasını,kamasını çeken sırtına çocuğunu sarıp yalın ayak cepheye koşan analar, ihtiyarlar hep  insanlarımız sayesinde düşmanı yurdumuzdan kovduğumuz gerçeği canlandı gönlümde… 

Bir an o  iki çocuğun, okul çocuğu olduğu,  aileleriyle buraya gelip  dağlarda çobanlık yaptığı, belki üç beş kuruş harçlığa belki de karnı tokluğuna çalıştığı, evlerinden, arkadaşlarından  yurtlarından okullarından kültürlerinden koparılarak  perişan edildikleri bir açıdan üzdü beni…

Dilerim Allah’tan  bu ve bunun gibi çocukları, insanları savaşlar nedeniyle, adaletsizlik nedeniyle, haklarını gasp ederek  perişan edenler  perişan olsunlar inşallah…

Değerli okurlarım,

Ne acı ve hüzün değil mi:? Üç yaşındaki bir yavrunun açlık sıkıntısı çeken bir çocuğun  ANNE biz de ölelim cennette karnımızı doyuralım demesi…  Sadece bu çocuk mu? binlerce yüz binlerce çocuk bu gün yer yüzün de açlıkla, hastalıkla pençeleşerek  ölüyorlar.. Tek sebep..

Adaletsizlik,  yolsuzluk, yoksulluk ve  vahşettir..

20.12.2018     Mehmet SARI

 

SEÇİLMİŞ SÖZLER

İnsan seviyorsa iki şeyi asla yapmaz.

ALDATMAZ, AĞLATMAZ…

Çünkü

Aldatmak insan onuruna,

Ağlatmak ise  insan yüreğine

Yapılmış en çirkin saldırıdır.

Erich FROMM

 

Danimarka Basınından

BERLINSKE    TİDENDE diyor ki:

Atatürk ömrünün en mükemmel çağında ve iş başında iken ölmüştür. Fakat onun hayatında ki eseri, tarihte kahramanlığın  çift destanı olarak yaşayacaktır. Eserini o bir muharip ve bir de  devlet adamı olarak  meydana getirmiştir. Kılıç sayesinde iktidar mevkiini kuranların birçoğundan tamamiyle farklı olarak o, zaferi kazandıktan sonra kılıcını çekmiştir..Atatürk’ün askerlik eserini  iyice anlayabilmek için  Cihan harbinden sonra ki  Türkiye nin vaziyetini hazırlamak  lazımdır. İzmihlal  etmiş bir devlet  inhizama uğramış bir ordu, bitkin ve yeis içinde bir millet… Buna rağmen Atatürk  karşısına çıkarılmış  olan bütün orduları ezdikten sonra , Lozan da  1923 Haziran ında  mağluplara  Milli Türkiye devletini dikte etmiştir.Atatürk hudutlarını çizmiş  olduğu Türkiye nin ona öncekinden daha büyük vazifeler  yükleyeceğine müdrikti.. O arkasında Garplılaşmış bir modern devlet bırakmıştır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.