Prof. Dr. Namık Kemal Eryol: “Doğa ile iç içe yapılan spor, önemli kalp hastalıklarının önüne geçebilir”

Memorial Kayseri Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Namık Kemal Eryol, “İlkbaharın gelmesiyle birlikte kalp hastası olan kişilerin doğa ile iç içe yapacakları sporla önemli hastalıkların önüne geçebilir” dedi.
Memorial Kayseri Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Namık Kemal Eryol, sıcak havalarda kalp hastalarının yapması gereken spor hakkında bilgiler verdi. Eryol, “Koroner kalp hastalığını hazırlayan risk faktörlerinin başında hipertansiyon, obezite, şeker hastalığı gibi olumsuz risk faktörleri spor yaparak önlerine geçebildiğimiz ve ortadan kaldırabildiğimiz veya öteleyebildiğimiz risk faktörleridir. Spor ile bunlardan uzaklaşırsanız neticesinde koroner kalp hastalığının meydana gelmesinin önüne geçiyorsunuz, bu çok ciddi bir kazançtır. İlaçsız, doğa ile bir olarak doğanın içerisinde zevk aldığınız bir meşgale ile örnek vermek gerekirse yürüme, bisiklet sürme, yüzme bu şekilde bu hastalığın meydana gelmesinin önüne geçilebilir. Yapılan bilimsel çalışmalar ile yaklaşık yüzde 30-40 civarında bu risk faktörlerini ortadan kaldırmakla koroner kalp hastalığının gelişiminin engellendiği gösterilmiştir. Bir insanın kalp krizi geçirmesi sağlıklı ise problem yok, yaşı da 50’nin üstündeyse ve altında diğer faktörler mesela devam eden bir hipertansiyonu varsa mutlaka bir hekim denetiminden geçtikten sonra belki bir efor testi, kalbinin spora yatkınlığının gördükten sonra hekimin önerdiği dozda egzersizler yapması gerekir. Bunlar ancak birebir konuşma ile ifade edebileceğimiz şeyler. Kalp hastası olan birisi veya sağlıklı bir insanın spor yaparken kesinlikle tansiyon değerlerinin 200’ün üzerine çıkmamasını isteriz. Orta nabız egzersizleri yaparken bir formül vardır 220 eksi yaş, neticede çıkan rakamın yüzde 75’ini spor yaparken geçirmemeli. Bu parametrelere dikkat ederek orta yoğunlukta yürüyüş yapabilir, yüzme yapabilir, bisiklet sürebilir ve hedefimiz haftada yaklaşık 150 dakika egzersiz yapmaktır. Bunu günlere böldüğümüzde 5 gün yapacak olursak 30’ar dakika veya 3 gün yapacak olursak yaklaşık 45 dakikalık sporlarla hedefimizi yakalamış oluruz” ifadelerini kullandı.
Spor yapmaya başlamadan önce mutlaka ısınma hareketlerinin de yapılması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Eryol, “Spor yaparken birden bire koşmamaya dikkat etmemiz gerekir. Öncesinde yaklaşık 10-15 dakikalık ısınma döneminin arkasından sporun yoğunluğunu arttırmak lazım. Yanınızda ki insanlar ile her an muhabbet edebilecek seviyedeyseniz, kalbiniz yeterince hızlanmamış demektir. Nabız ölçeriniz yoksa bunlara dikkat edin. Bunlar sayesinde eforunuzu bu seviyelere çekerek nihayetinde yorulduğunuzda tekrar aşağı çekerek belirttiğimiz süre içerisinde o sporu bitirmelisiniz. Sporu da birden bire kesmemek kaydıyla bir soğuma dönemi gerekir. Neticesinde nabız tekrar normal düzeylere inecektir” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.